Eskiden köyde düğüne davet etme işi evin en küçük çocuklarına verilirdi. En yakın komşulardan başlayarak bütün köye düğün haberi verilir ve herkes davet edilirdi. Başka köylere daveti ise büyükler yapardı.
Düğünler köyde hasat sonuna rastlar. Düğüne davet; köyde okuntuyla olurdu. Okuntu dağıtana bahşiş verilirdi. Düğünler önceleri çarşamba ve perşembe günleri yapıldığı gibi Cuma, cumartesi, pazar günleri de yapılırdı. Düğünün başladığını belli etmek için oğlan evinin damına Türk bayrağı asılırdı. Düğünlerde köyde davul-zurna çalgısı bulunur. Düğün sırasında özellikle yörenin seyirlik oyunları oynanırdı. Düğüne davet edilenler para, altın ya da ev eşyası getirirdi.
hayriye korkmaz - 12 Eylül 2014 at 19:51
- Cevapla
Oğlan evinin düğününe zerde derler. Düğün için nişanda tutulan okuyucu tekrar tutulur ve tüm köy dolaştırılır. Köy dışındaki eşe dosta da haber salınır. Cumartesiye kınamız pazara da duvak var diye davet edilir.
durak-kıranyağmur-ulubey-ordu
-Düğüne davet:
Düğün sahibi ve akrabaları bir metre basma bir tane çember yada sabun ile birlikte kişi kişi kapı kapı dolaşarak hediyeler verilir ve düğüne davet edilir. Davul zurna ile de ilan edildiği olur.
Düğüne davet ağızdan ağıza şeklinde yapılırmış. Davetiye bastırılma geleneği sonraları olmuş. Davetliler eksik olan eşyaları tespit eder ve ona göre hediye
götürülermiş ya da toplanarak daha büyük bir hediye alınırmış
-ŞEYHLER BELDESİ-HİSARCIK-KÜTAHYA
Düğüne davet isini gerçekleştiren kişiye “okuyucu”, bu isi yapmaya da
“okuyuculuk” denir. Okuyucu damadın evli ya da bekâr sağdıcı olabilir.
Okuyuculuk yaptıran her iki taraf da “Okuyucu çıkarttım, size uğradı mı?”
diyerek tekrar köyü dolaşıp köylüyü düğüne davet eder.
Düğüne davette düğün evinin aldığı seker, fındık, fıstık ev ev gezip çoluk
çocuk, genç yaslı herkese dağıtılır. Bu dağıtma aslında düğüne davet için bir
vesile, daveti güzelleştirme olmalıdır. Bu işi yapan kişinin evlenip boşanmış
olmamasına dikkat edilir. Düğünden sonra bu kişi kızın çeyizinden kendine
mendil, çorap, dane… gibi küçük bir hediye alır. Kaynanaya, kayınbabaya ve yakın
akrabalara düğüne davet adında gömlek, kumaş, mendil, çorap… gibi büyük hediyeler
verilir. Köyün dışındaki akrabalara kart gönderilir.
(KÜTAHYA- ŞEYHLER BELDESİ
(Yüksek Lisans Tezi)
Zeynep ÇANLI
GÖNDEREN:EMEL ALTUNTAŞ)
Eskiden köyde düğüne davet etme işi evin en küçük çocuklarına verilirdi. En yakın komşulardan başlayarak bütün köye düğün haberi verilir ve herkes davet edilirdi. Başka köylere daveti ise büyükler yapardı.
Düğünler köyde hasat sonuna rastlar. Düğüne davet; köyde okuntuyla olurdu. Okuntu dağıtana bahşiş verilirdi. Düğünler önceleri çarşamba ve perşembe günleri yapıldığı gibi Cuma, cumartesi, pazar günleri de yapılırdı. Düğünün başladığını belli etmek için oğlan evinin damına Türk bayrağı asılırdı. Düğünlerde köyde davul-zurna çalgısı bulunur. Düğün sırasında özellikle yörenin seyirlik oyunları oynanırdı. Düğüne davet edilenler para, altın ya da ev eşyası getirirdi.
Oğlan evinin düğününe zerde derler. Düğün için nişanda tutulan okuyucu tekrar tutulur ve tüm köy dolaştırılır. Köy dışındaki eşe dosta da haber salınır. Cumartesiye kınamız pazara da duvak var diye davet edilir.
durak-kıranyağmur-ulubey-ordu
-Düğüne davet:
Düğün sahibi ve akrabaları bir metre basma bir tane çember yada sabun ile birlikte kişi kişi kapı kapı dolaşarak hediyeler verilir ve düğüne davet edilir. Davul zurna ile de ilan edildiği olur.
Düğüne davet ağızdan ağıza şeklinde yapılırmış. Davetiye bastırılma geleneği sonraları olmuş. Davetliler eksik olan eşyaları tespit eder ve ona göre hediye
götürülermiş ya da toplanarak daha büyük bir hediye alınırmış
-ŞEYHLER BELDESİ-HİSARCIK-KÜTAHYA
Düğüne davet isini gerçekleştiren kişiye “okuyucu”, bu isi yapmaya da
“okuyuculuk” denir. Okuyucu damadın evli ya da bekâr sağdıcı olabilir.
Okuyuculuk yaptıran her iki taraf da “Okuyucu çıkarttım, size uğradı mı?”
diyerek tekrar köyü dolaşıp köylüyü düğüne davet eder.
Düğüne davette düğün evinin aldığı seker, fındık, fıstık ev ev gezip çoluk
çocuk, genç yaslı herkese dağıtılır. Bu dağıtma aslında düğüne davet için bir
vesile, daveti güzelleştirme olmalıdır. Bu işi yapan kişinin evlenip boşanmış
olmamasına dikkat edilir. Düğünden sonra bu kişi kızın çeyizinden kendine
mendil, çorap, dane… gibi küçük bir hediye alır. Kaynanaya, kayınbabaya ve yakın
akrabalara düğüne davet adında gömlek, kumaş, mendil, çorap… gibi büyük hediyeler
verilir. Köyün dışındaki akrabalara kart gönderilir.
(KÜTAHYA- ŞEYHLER BELDESİ
(Yüksek Lisans Tezi)
Zeynep ÇANLI
GÖNDEREN:EMEL ALTUNTAŞ)