Yeni doğum yapmış kadına lohusa denilmektedir. Lohusalık doğumdan sonra yaklaşık 6 haftayı (kırk gün) kapsamaktadır. Bu dönemde kadın her türlü dış ve iç etkilere açıktır. Aynı şekilde bebeğin de korumasız ve bu etkilere açık olduğu bilinir. ”Lohusanın mezarı kırk gün açıktır.” sözüyle de kadının bu dönemde ki hastalıklara açık olduğu anlatılmaktadır.Doğumdan sonra kadının dinlenmesi çok önemlidir. Doğumun zorluğuna göre de bu uzun sürebilmektedir. Doğum yapan kadına özellikle yakınları bakmaktadır. Yemesine, içmesine, sağlığına, çevreden gelebilecek zararlara karşı korunmasına dikkat edilir. Sütünün bol olması için özel şerbetler hazırlanır.
Lohusa kadın ve bebek en az kırk gün içerisinde gece ve gündüz çok dikkatli olmalıdır. Anne bebek için bu dönemde bazı tedbirler alınır:
-Anne ve bebek 40 gün dışarı çıkmaması gerekir.
-Hastanın bilhassa geceleri yalnız kalmamasına dikkat edilir. Özellikle yanında erkek, genel olarak kocası bulunur.
-Eğer kadının kocası evde yoksa kocasının ceketi veya herhangi bir eşyası kadının üzerine atılır. Al karısının erkekten korktuğuna inanılmaktadır.
-Dualar (İhlas ve Fatiha Suresi) okunarak lohusanın yatağının etrafına urgan sarılır.
-Lohusanın başucuna tüfek, kılıç, kazma, gibi şeyler konulur.
-Kapı eşiğine süpürge konur. Süpürgenin anne ve bebeği koruyacağına inanılır.
-Bebeğin kundağının altına bıçak konur
-Lohusanın ve bebeğin yastığının altına En’am-ı Şerif veya yazılmış başka muskalar konur, hastanın yastığına al bir örtü örtülür ve iğne saplanır.
-Al basmaması için hastayı görmeye gelenler dua ederler ve annenin başucuna Kur’an-ı Kerim konur.
-Eve yeni bir şey alınırsa, alınan şey eve girmeden bebek üzerine kaldırılır.
-Eve tuz veya şeker alınırsa bebek tuzun üzerinde üç kere indirilir kaldırılır ve annesine ” Kız mı (oğlun) ağır tuz mu ( şeker mi)? ” diye sorulur. Anne de ”Kız veya oğlum.” cevabını verdikten sonra malzemeler eve girebilir.
- Lohusa veya bebeğin üzerinden cenaze ve düğün alayı geçerse lohusayı ve çocuğu al basar düşüncesiyle düğün veya cenaze alayı bekletilir ve bebek yükseğe kaldırılır, alay altından geçer.
- ”Lohusa lohusayı basar.” düşüncesiyle iki lohusanın yan yana gelmesi uygun değildir. Eğer yan yana gelirlerse her ikisini de al basmaması için iğne değiştirmeleri ve aynı tastan su içmeleri gerekir.
Yeni doğum yapmış kadına lohusa denilmektedir. Lohusalık doğumdan sonra yaklaşık 6 haftayı (kırk gün) kapsamaktadır. Bu dönemde kadın her türlü dış ve iç etkilere açıktır. Aynı şekilde bebeğin de korumasız ve bu etkilere açık olduğu bilinir. ”Lohusanın mezarı kırk gün açıktır.” sözüyle de kadının bu dönemde ki hastalıklara açık olduğu anlatılmaktadır.Doğumdan sonra kadının dinlenmesi çok önemlidir. Doğumun zorluğuna göre de bu uzun sürebilmektedir. Doğum yapan kadına özellikle yakınları bakmaktadır. Yemesine, içmesine, sağlığına, çevreden gelebilecek zararlara karşı korunmasına dikkat edilir. Sütünün bol olması için özel şerbetler hazırlanır.
Lohusa kadın ve bebek en az kırk gün içerisinde gece ve gündüz çok dikkatli olmalıdır. Anne bebek için bu dönemde bazı tedbirler alınır:
-Anne ve bebek 40 gün dışarı çıkmaması gerekir.
-Hastanın bilhassa geceleri yalnız kalmamasına dikkat edilir. Özellikle yanında erkek, genel olarak kocası bulunur.
-Eğer kadının kocası evde yoksa kocasının ceketi veya herhangi bir eşyası kadının üzerine atılır. Al karısının erkekten korktuğuna inanılmaktadır.
-Dualar (İhlas ve Fatiha Suresi) okunarak lohusanın yatağının etrafına urgan sarılır.
-Lohusanın başucuna tüfek, kılıç, kazma, gibi şeyler konulur.
-Kapı eşiğine süpürge konur. Süpürgenin anne ve bebeği koruyacağına inanılır.
-Bebeğin kundağının altına bıçak konur
-Lohusanın ve bebeğin yastığının altına En’am-ı Şerif veya yazılmış başka muskalar konur, hastanın yastığına al bir örtü örtülür ve iğne saplanır.
-Al basmaması için hastayı görmeye gelenler dua ederler ve annenin başucuna Kur’an-ı Kerim konur.
-Eve yeni bir şey alınırsa, alınan şey eve girmeden bebek üzerine kaldırılır.
-Eve tuz veya şeker alınırsa bebek tuzun üzerinde üç kere indirilir kaldırılır ve annesine ” Kız mı (oğlun) ağır tuz mu ( şeker mi)? ” diye sorulur. Anne de ”Kız veya oğlum.” cevabını verdikten sonra malzemeler eve girebilir.
- Lohusa veya bebeğin üzerinden cenaze ve düğün alayı geçerse lohusayı ve çocuğu al basar düşüncesiyle düğün veya cenaze alayı bekletilir ve bebek yükseğe kaldırılır, alay altından geçer.
- ”Lohusa lohusayı basar.” düşüncesiyle iki lohusanın yan yana gelmesi uygun değildir. Eğer yan yana gelirlerse her ikisini de al basmaması için iğne değiştirmeleri ve aynı tastan su içmeleri gerekir.
Yanlarına kuran-ı kerim, iğne, bıçak yada babanın atletini koyarlarmış .
kaynak kişi :Fatma İnan Ordu Gölköy Damarlı